HALI YIKAMANIN TARİHÇESİ

Türkiye'de 1950 yıllarında halı yıkama işlemi yapılmaya başlanmıştır.Manisa'nın Demirci ilçesinde başlanan ve dünya geneline yayılan halı yıkama sektörü profesyonel anlamda 1960'lı yıllarda faaliyete başlamıştır.O yıllarda sadece el dokuma halıların yıkama işlemi yapılmaktaydı.El dokuma halılar dokuma tezgahlarında işlemi bittikten sonra birçok yıkama uygulamasına alınıyordu.

El dokuma halılar kök boya uygulamasından  sanayi tipi  üretime geçişi sırasında bazı değişikliklere girdiği için yıkama yöntemi de buna değişiklikler göstermiştir.İlk dokunan halılar kök boya yani doğada doğal bulunan malzemeler ile yünler kaynatılarak boyama işlemi yapılıyordu.Fakat talepler sanayileşme ve seri üretimler sonucu bu uygulama zaman kaybı gerekçesi ile ip boyama işlemi ile değişmiştir.Yün boyama yerine yünler iplik haline getirildikten sonra kimyasal boyalar kullanılarak boyama yapılmaya başlanıldı.Doğal boya olmadığından bazı boyalar iplere tam tutunamamış ve çözümüde halen bulunamamıştır.

1960 larda üretimleri hızlanan sanayi üretimi el dokuma halılar ilk evrimini geçirmiş ve dokuma sonrası yıkama gereksinimleri doğmuştur.Dokuma tezgahından çıkan halılar yıkama alanına alınarak renk sabitleme uygulaması için özel kimyasallar ile ilaç havuzuna alınmaktadır.İlaç havuzunda renkleri karışmış halılar renkleri dokumada verilen şekiller içerisinden taşmış bölümlerden temizlenir.Bu uygulama sonrasında halılar fazla suyundan arındırılmak adına yaklaşık 500 kg ağırlığında taş silindirlerden geçirilir.Tabi bu uygulama ilk zamanlarda yapılan halı yıkama uygulamasıdır.Daha sonra kurumaya bırakılır.Fakat kurutma işlemi olarak halılar geniş alanda toprak üzerine bırakılırdı.Halıların tüylü olan bölümü toprağa değecek şekilde bırakılıyordu.Bunun sebebi ise tezgahtan veya boyama işleminde oluşan yağlar ayrıca yündeki kokuyu gidermek adına yapılıyordu.Sonrasında toz dolabı adı verilen bölüme alınarak tozlardan ve fazla kırılmış yün parçacıklarından arındırma işlemi yapılır.Toz dolabı sonrasında halıların sırtında dokuma işlemi sırasında oluşan fazla tüyler hürmüz ile yakılırdı.Toz dolabına alınan halılar ortalama 2-4 saat arasında toz dolabında çevrilir.

  Yıkama alanına alınan halılar tek sıra halinde aralarında boşluk kalacak şekilde serilir.Halıların tamamı deterjan karışımlı su ile bol şekilde ıslatılır.Bir kişi altta bir kişi de üstte durarak karşılıklı olarak saplı el fırçaları ile tüm halıları yukarı aşağıya doğru koordineli bir şekilde yaklaşık bir saat kadar fırçalama yapar.Daha sonra halılara bol su tutarak yoğun köpük halılardan arındırılır.Gelberi yöntemi ile karşılıklı olarak tekra halılar tüylerin yumuşaması için bol su takviyesiyle birlikte karıştırılır.Yukarıda ifade edilen aşamalr el dokuma halının 1960-1980 yıllarına kadar genel yıkama aşamalarıdır.Tabiki halı türüne göre de bu uygulamalar değişmektedir.

  Günümüzde el dokuma halı eski kalitesinde olamamasına rağmen fiyatlarında asla taviz vermeyen üreticilerin eline geçmiştir.Bu sebepten eskiden olduğu gibi el dokuması halılara talep gösterimemektedir.Tabi el dokuması halıların kalitesinin düştüğünden birçok kişinin haberi dahi yoktur.1980 sonrası üretimi tamamen değişen halılar makina üretimine geçmiştir.Çok az maliyetle çok kazanç yöntemini seçerek farklı üretimler yapmaya başlamışlardır.Yüne naylon karıştırarak ve makinalar ile üretim aşamasına 1990'larda seri bir şekilde atak yapan Kayseri ve Niğde'li iş adamları makina halısını piyasaya sürmüştür.El dokuma kök kök boya 6m² bir adet halının dokumadan mağazaya hazır hale gelmesi 1 yılı bulmaktadır.Makina halısında 1000 adet halı 1 hafta içerisinde mağazadaki yerini almaktadır.İlk halıyı Türkler bulmuştu,şu an halı kelimesini tam anlamı ile karşılayan halı maalesef hiç kalmadı.Bu kadar sonra da tabiki halı yıkama sektörü de değişmek zorunda kaldı.Yeni üretim halılarda eski usül yoğun yıkamalar yapılmayacağından yöntemlerde değişmiştir.

1990'ların sonlarına doğru el dokuma halı üretimi ciddi şekilde azalırken makina halılarının yıkanabilmesi için seri yöntemler geliştirildi.Tek tek el fırçası ile büyük zaman kaybı oluşacağından yıkama makinaları üretilmeye başlandı.İlk halı yıkama makinası zemin cilalama makinasına fırça takılarak denenmiştir.Ve geliştirilerek tamamen halı yıkamaya uygun hale getirilmiştir.Uzun yıllar bu şekilde yıkama yapılmıştır.Elde yıkama yöntemine göre günde 50-60 m² halı yıkama yerine makina sayesinde 200-250m² halı yıkamaya ulaşılmıştır.Tek eksik taş silinidr ile fazla suyu alınan halılar zaman kaybı olduğundan daha güçlü sıkma makinası arayışı başlamıştır.Merdaneli çamaşır makinasından esinlenen yöntem tek yöne daha güçlü motorlar sayesinde deneme yanılma yöntemi ile kazan sıkma makinası yine o yıllarda kullanılmıştır.Halılar taş silindire göre daha fazlasuyu alındığından daha çabuk kurumaya geçiyor.Şimdi günümüzde ise biz DETAY HALI YIKAMA TESİSİ olarak tam otomatik makinalarda halılar özenle yıkanıyor,sıkma makinelerinde fazla suyu alınıyor ve tamamen kapalı odalarda ultraviole ışınlarla donatılmış antibakteriyel bir şekilde kurtma işlemi yapıyoruz.